19 Mayıs 2012 Cumartesi

Materyal uygulama

HİKAYE KARTLARI


Önce çocukları toplayıp onlara hikaye anlatmak istediğimi söyledim. Onlarda dinlemek istediklerini söylediler. Bir sınıfa geçip herkesin görebileceği şekilde oturduk ve hikayemi anlatmaya başladım.






16 Mayıs 2012 Çarşamba

Çocuk beslenmesi sayfa:99


ERGENLİK DÖNEMİNDE BESLENMENİN ÖNEMİ
Ergenlik döneminde beslenme şekli çok önemlidir, bunun için öğrencilerin öğünlerine ve yediklerine dikkat etmesi gerekir.
Ergenliğin fiziksel, biyokimyasal, ruhi ve sosyal yönden hızlı büyüme, gelişme ve olgunlaşma süreçleriyle yetişkinliğe geçiş anlamında bir dönemdir.
Ergenlik döneminde kilonuz belirgin bir biçimde artar. Erkeklerde daha çok kas, kızlarda ise yağ dokusu gelişimi olur. Ergenlikte hızlı büyüme döneminin başlangıcında yağ oranı artar. Bu dönemde dengeli beslenmeniz bu süreçte alınacak kiloların kolay yakılmasını sağlar. Ancak düzensiz beslenen ergende bu döneme özgü ergenlik sivilceleri çok fazla görülmektedir.
Çikolata, cips, kola gibi abur-cubur yiyeceklerin tüketimi ve özellikle ayaküstü beslenme yani fast-food alışkanlığının da Sağlıksız beslenme çeşitlerindendir.
Aşırı şekerli ve yağlı yiyeceklerin sık tüketilmesi yetersiz, dengesiz ve sağlıksız beslenmeye sebep olmaktadır. Yetersiz beslenme sonucu artan enerji ve besin öğelerinin karşılanmaması, sağlık kurallarına uyulmaması sonucu barsak parazitlerinin oluşması, yiyeceklerle C vitaminin yetersiz alınması ve diş çürükleri gençlerde görülen önemli sağlık sorunlarından biridir. Aşırı şeker-şekerli yiyecek tüketimi yetersiz beslenme diş bakımı ve temizliğinin yetersizliğine de sık sık rastlanmaktadır
Özellikle sabah kahvaltısı gibi önemli bir öğünün atlanmaması gerekir. Yeterli bir kahvaltı ile Günebaşlamanın şarttır. Sağlıklı beslenmek için öncelikle düzenli yemek periyodunuz olmalıdır. Sabah kahvaltısı mutlaka yapılmalıdır. Ayaküstü yemek yenmemeli, kahvaltılarda Hamur işleri yerine kahvaltılıklar tercih edilmeli. Kola-gazoz gibi asitli içeceklerin yerine taze sıkılmış meyve suyu, ayran, süt alınmalıdır. Çikolata yerine meyve veya haftada 1 -2 defayı geçmemek kaydıyla sütlü tatlı tüketilmelidir. Öğle ve akşam öğünlerinde Unlu mamuller yerine salata ve meyve daha fazla yenilebilir. Özellikle bu dönemde Su, süt, peynir, yoğurt, meyve ve sebze gibi ürünler bol bol tüketilmelidir. Ve bu dönemde mutlaka fiziksel egzersizler yapılmalıdır.
ENERJİ VE BESİN İHTİYACI
WHO (Dünya Sağlık Teşkilatı) tarafından hazırlanan listede ergenlik döneminde enerji gereksinimi aşağıdaki şekildedir.   
              ERKEK                                  KIZ
Yaş    kg      kg/kcal     kcal       kg     kg/kcal   kcal   
10    33.9     74           2500     33.8       68       2300 
11    36.7     71           2600     37.7        62       2350 
12    40.2     67           2700     42.4        57       2400 
13    45.5     61           2800     47.0        52       2400 
14    51.7     56           2900     50.3        50       2500 
15    56.6     53           3000     52,3        48       2500 
16    60.1     51           3050     53.6        45       2420  
17    62.4     50           3100     54.2        43       2300 
18    63.7     49           3100     54.6        42       2270   
19    65.0     47           3020     55.0        40       2200  


Çocuk beslenmesi sayfa:94


Okul Çocuğunun Beslenmesinin Özellikleri
Çocuklarda beslenme çocuğun yaşına, cinsiyetine, vücut ağırlığına, fiziksel aktivitesine göre düzenlenmelidir Okul çağı çocuğunun toplum yaşamına ilk kez bilinçli olarak girdiği bir dönemdir Okul öncesi çağda çocuğun beslenme alışkanlıklarını aile etkilerken, okul çağında arkadaşlar, reklamlar gibi etkenler, okulda beslenme konusunda kontrolsüzlük, özellikle annenin çalıştığı durumlarda okuldan eve gelince, kendi kendine yiyecek hazırlama sonucu çocuk yanlış beslenme alışkanlıklarına sahip olabilir Bu nedenle çocuğun yeterli ve dengeli beslenebilmesi için çocuğun, ailenin ve okul yönetimindeki kişilerin ve öğretmenlerin beslenme konusunda eğitilmeleri önemlidir Çocuğun yaşına, cinsiyetine göre yeterli ve dengeli beslenmesinin en önemli göstergesi çocuğun büyüme ve gelişmesinden anlaşılır Büyümenin yeterliliği çocuklarda yaşına ve cinsiyetine göre olması gereken vücut ağırlığı ve boy uzunluğunun saptanması ile anlaşılır 

ENERJİ VE BESİN İHTİYACI


Örnek Mönü Listesi: 

Sabah

1 Su bardağı süt veya 1 dilim peynir 
1 Adet yumurta 
5 Adet zeytin 
1- 2 Dilim ekmek 
Söğüş salata veya meyve 

Öğle

1/2 (2/3) Porsiyon et veya kuru baklagil yemeği 
1/2 (1/3) Porsiyon pilav – makarna 
Yoğurt veya ayran 
Salata 

Akşam 

1/2 (2/3) Porsiyon etli sebze yemeği 
1/2 (1/3) Porsiyon yoğurtlu pilav-makarna 
1 Adet meyve 



Çocuk beslenmesi sayfa:84


 


OYUN ÇOCUĞUNDA BESLENME

1-5 yaş grubu çocukları kapsayan bu döneme oyun çocuğu dönemi denir. İlk yaştan itibaren çocuk giderek bağımsızlık kazanmaya başlar ve aile içinde çocuk değişmekte olan bir bireydir. Bu gelişme ve değişme döneminde çocuğun yeme alışkanlıkları da doğrudan veya dolaylı olarak ailenin, özellikle anne ve babanın beslenme alışkanlıklarından etkilenir.
Oyun çocuğu döneminde çocuk yiyecek bakımından kendisine sunulan besinlere bağımlıdır. Anne ve babalar ve varsa bakıcılar kendi yiyecek alışkanlıklarının, sevdikleri ve sevmedikleri şeylerin çocuk tarafından taklit edileceğini bilmelidirler. Anne ve babanın yemek yedirme için ısrarları, ödüllendirme, ceza verme gibi tutumları çocuğun yeme alışkanlıklarını olumsuz yönde etkiler. Çocukların yiyecekleri tüketmeleri günlük olarak değişmektedir. Bazı günler az, bazı günler fazla yemeleri bu yaş grubunun özelliklerindendir. Bununla birlikte yemeklerini belirli saatlerde vermek, öğünler dışında abur cubur tabir edilen bisküvi, kraker, simit gibi besinlerin yenmesinin önlenmesiyle çocuk, düzenli bir beslenme programına alıştırılmaya çalışılmalıdır. Küçük çocukların besin tüketimi ailenin beslenme alışkanlığından ayrı düşünülemez. Çocukluktaki ilk beslenme deneyimlerinin yetişkinlik yaşamındaki beslenme modeli üzerinde önemli bir etkisi vardır. Bu nedenle bu dönemde çocuk zorlanmadan değişik yemek çeşitlerine alıştırılmalı ve doğru besin seçme alışkanlığı edinilmesine çalışılmalıdır. Çocuğun bir tek besin türüne bağımlı kalmamasına dikkat edilmeli, besin çeşitliliği sağlanmalıdır.

Oyun çocuğunun besin gereksinimleri
Enerji
Yaş grupları ne olursa olsun bütün çocuklar devamlı bir büyüme ve gelişme dönemindedirler. Bu durum bazal metabolizma için harcanan enerjinin yüksek olması anlamına gelir. Ayrıca fiziksel aktiviteleri de yetişkinlerden daha fazla olan çocukların, günlük enerji ihtiyaçları daha çok artar. Yetişkinler için günlük enerji miktarı, kilogram başına 30-44 kilokalori iken, oyun çocuklarının günde kilogram başına 80-90 kilokalorilik enerjiye ihtiyaçları vardır.
Protein
Çocuğun bir gün içinde yeterince protein alması için, 1 yumurta, 50 ml süt veya yoğurt, 1 köfte kadar et veya 1 porsiyon kurubaklagil tüketmesi yeterlidir. Daha fazlası için ısrar etmeniz, çocuğunuzun proteinlere karşı isteğini azaltabilir. Ayrıca günlük protein ihtiyacının yarısının hayvansal kaynaklardan olmasına dikkat edin.
Yağlar
Çocukların günlük enerji gereksinimlerinin yüzde 30’u yağlardan gelmelidir. İyi bir enerji kaynağı olan yağlar, ayrıca vücudun yağda eriyen vitaminleri kullanmasında ve sinir sisteminin çalışmasında rol oynar.
Karbonhidratlar
Çocukların günlük toplam enerjilerinin yüzde 50 veya 60’ı karbonhidratlardan sağlanmalıdır. Fakat çocuklara karbonhidratları verirken, yüksek oranda şeker ve şekerli besinlerden uzak durmalarını sağlayın. Özellikle ara öğünlerde, çikolata, şeker ve şekerli besinleri çocuğunuza vermeyin.
Posa
Bir süre öncesine kadar çocuklara posa verilmemesi öneriliyordu. Ancak kalp hastalıkları, kolon kanseri gibi hastalıklarının tüketilen posanın düşük olmasıyla ilgisi saptanınca, çocuklara da posalı besin alışkanlıkları kazandırılması yoluna gidildi. Bu nedenle günümüzde oyun çocuklarının günde 12 gram posayı ana öğünlerde alması öneriliyor. Posanın hacimli olması nedeniyle daha fazlası, çocuğun diğer besinlerden tüketmesini engeller. Dolayısıyla çocuk yeterince enerji alamaz.

Gelişim alanları sayfa:165

DİL VE KONUŞMA BOZUKLUKLARININ NEDENLERİ

ORGANİK BOZUKLUKLAR
-Ağızda yapı bozuklukları
-Merkezi sinir sistemi bozuklukları
-Motor bozukluklar

FONKSİYONEL BOZUKLUKLAR
-Çocuğun yaşadığı çevre
-Aile içi problemler
-Ailede yöresel dilin konuşulması

Gelişim alanları sayfa:156


DİL VE KONUŞMA GELİŞİMİ AŞAMALARI
Konuşma gelişimi her çocukta bir miktar farklılık gösterse de belli bir sırayı ve belli bir zamanı takip eder. Şöyle ki:
0-1 YAŞ:
Anlama: - Konuşmacıya bakarak cevap verir.
               - Kendi adı söylendiğinde tepki verir.
               - “Buraya bak, buraya gel” sözlerine tepkide bulunur.
               - “Hayır” dendiği zaman yaptığı hareketi durdurur.
Konuşma: - Ağlamaklı sesler çıkarır.
                  - Sesli ve sessiz harfleri kendi kendine tekrar eder.
                  - Yetişkinin konuşmasından sonra sesli olarak iletişimde bulunur.
                  - Sözcükleri anlamlı olarak istenilen uyumla söyler ve iletişim kurar.
                  - Sesleri taklit eder.
1-2 YAŞ:
Anlama: - “Nerede?” diye sorulduğunda doğru cevap verir.
                - “Üstünde, altında, içinde” gibi zarfları anlar.
                - Bildiği bir eşya istendiğinde getirir.
                - Anahtar sözcükler bulunan basit cümleleri anlar.
                - Seri halinde ve birbiri ile ilişkili iki talimatı anlar.
                - Çevreden gelen sesleri ayırt edebilir.
Konuşma: - İlk defa tam olarak anlamlı sözcükler söyler.
                  - Eşya ya da resimlerin adlarını söyler.
                  - Bir olayı açıklarken sözcükleri tek tek söyler.
                  - Adını söyleyerek kendini tanıtır.
                  - “Ben, benim” zamirlerini kullanır.
                  - Kişilere, eşyalara, olaylara ilişkin yaklaşık 50 sözcük bilir.
                  - Ayrılma esnasında “Bay bay” gibi sözcüklere tepkide bulunur.
2-3 YAŞ:
Anlama:
 - Bilinen eşyaların adı söylendiğinde tanır.
               - Ne ve nerede ile yapılan sorular sorar.
               - Olumsuz ifadeleri anlar.
               - Basit öykü kitaplarını dinlemekten zevk alır ve yeniden okunmasını ister.
Konuşma:  - İki sözcüklü cümleler kurar ve doğru olarak birleştirir.
                   - Adını ve soyadını söyler.
                   - “Ne ve nerede” ile soru sorar.
                   - Olumsuz cümleler kurar.
                   - Anlayamadığında üzülür.
                   - Zamirleri kullanır.
                   - Sözel olarak evet anlamında olumlu tepki verir.
                   - Basit fiilleri resimlerine bakarak söyler.
                   - O andaki yaşantılarını anlatır.
3-4 YAŞ:
Anlama: - Zaman kavramını ifade eden cümleleri anlamaya başlar.
               - Kıyaslamaları anlar.
               - “Eğer, bundan sonra, çünkü” gibi sözcüklerin kullanıldığı cümleleri anlar.
               - Birbirleri ile ilgili dört emri yerine getirir.
               - “Haydi taklit edelim” denildiğinde anlar.
Konuşma: - Tam cümlelerle konuşur.
                  - Geçmiş deneyimleri hakkında konuşur.
                  - Çoğul takılarını kullanır.
                  - “Ben, benim” zamirlerini kullanır.
                  - Şarkıları söyleyebilir.
                  - Konuşmalarında ses hataları olmasına rağmen yabancılar tarafından   
                     anlaşılır.
                  - “Üzerinde, içinde” gibi sözcükler kullanır.
                  - Sıfatları doğru olarak kullanır.
4-5 YAŞ:
Anlama: - Birbiri ile ilişkili olmayan 3 emri sırası ile yapar.
               - “Güzel, daha güzel, en güzel” gibi kıyaslamaları anlar.
               - Uzun hikayeleri dinler, ancak çoğu kez gerçekleri yanlış yorumlar.
               - Olayların sırasını anlar.
Konuşma:  - “Ne zaman, nasıl, niçin” ile sorular sorar.
                  - Küçük cümleleri birleştirerek bütün bir cümle kurar.
                  - “Çünkü, böylece” sözcüklerini kullanarak olayların nedenleri hakkında konuşur.
                  - Gerçekleri karıştırabilir ama öykünün özünü anlar.
                  - Altı sözcükten oluşan cümleleri taklit eder.
                  - Basit zıtlıkları bilir.
                  - “Eğer... Ne ... ?” veya “Ne zaman?” şeklindeki sorulara doğru cevap verir.
                  - İsim-isim, isim-fiil birleştirmesi yapabilir.
                  - Telefonla konuşabilir.
5-6 YAŞ:
Anlama: - Sözel olarak belirtilen iki özel duruma uygun resimleri bulur.
              - Soyutlama becerisinin ilk belirtilerini göstermeye başlar.
              - Geçmiş gelecek ve geniş zamanı resimlerden ayırt eder.
Konuşma: - Dil bilgisi bakımından yetişkinlerin konuşmasına çok yaklaşır.

                 - Ancak, özne fiil arasındaki uyumla, geçmiş zaman kiplerinde bazı zorluklar 
                   vardır.
                 - Söyleyişlerinde sıraya dikkat eder.
                 - Bilgi verir ve alır.
                 - Aile içinde arkadaşları ve yabancılarla iyi iletişim kurar.
                 - Bildiği basit bir öyküyü sırasıyla anlatabilir.
                 - Benzerlik ve farklılıkları söyler.

Çocuk ruh sağlığı sayfa:73

OKUL FİZİKİ KOŞULLARIYLA İLGİLİ ARAŞTIRMA

1-Okul binası kaç katlıdır?
5 katlı
2-Yeterli büyüklükte bahçesi var mıdır?
Evet.
3-Bahçede spor alanları mevcut mudur?
Evet.
4-Bahçe korumalı mıdır?
Korumalıdır.
5-Okulun dış görünüşü estetik mi?
Evet.
6-Okul koridorları uygun genişlikte midir?
Evet uygun genişliktedir.
7-Merdiven genişlikleri yeterli midir?
Yeterlidir.
8-Engelli öğrencilerle ilgili tedbirler alınmış mıdır?
Asansör yapılmıştır.
9-Sınıflar yeterli büyüklükte midir?
Evet.
10-Sınıfların aydınlatma ve havalandırma düzeni yeterli midir?
Evet yeterlidir.
11-Sınıf mevcutları uygun mudur?
Uygundur.
12-Sınıf içi donanımları çocuklar için uygun ve yeterli midir?
Evet.
13-Okulun bilgisayar laboratuvarı var mıdır?
Evet var.
14-Okulun fen laboratuvarı var mıdır?
Evet.
15-Okulun kütüphanesi var mıdır?
Evet var.
16-Okulun konferans salonu var mıdır?
Evet.
17-Okulun tuvaletleri temiz midir?
Yeterince temiz değil.
18-Okul kantini temiz ve düzenli midir?
Sayılır.